Diyete başladım
Diyete başladım
Biliyorum sizlerde ya diyettesiniz ya da diyete başlayacaksınız. Ben başladım bile. Ne olur olmaz diye başladım hem de... Geçtiğimiz gün açıklanan işsizlik verileri, bunda en büyük etken oldu. Bir de Radyo Ege'de her pazartesi günü saat 13.00'te yayınlanan Mucize Sensin adlı program.
Türkiye'de işsizlik oranı, Ekim 2018'de bir önceki yılın aynı ayına göre 1.3 puan artarak yüzde 11.6 olmuş. Bu da 501 bin kişi artarak 3 milyon 788 bin kişi oldu anlamına geliyor. Aslında uzmanlar inşaat sektörünün durma noktasına gelmesi ve başka nedenlerle birlikte bu sayının yaklaşık 5.5 milyon kişi olduğunu söylüyor. Canım ülkemde pek çok şey seçime endeksli olduğu için şimdiden harekete geçmekte fayda var diye düşündüm. Devletin yaptığı borçlanmalar ve hazineyi çökertecek borçluları kurtarma paketleri hesaba alındığında, giderek dibe doğru inecek olan ekonomi ile işsizlik rakamlarının önümüzdeki aylarda katlanacağını tahmin etmek, çok da zor değil sanırım.
***
Diyetisyen Derya Zünbülcan ve Eylem Aslan'la "şeker diyeti" üzerine yapılan radyo programına da konuk olunca, kesin kararımı verdim. Fazla şeker tüketen biri olarak "şeker diyeti" yaparak başlayacaktım. Vücudu diyete alıştırmak,mideyi küçültmek ve egzersizleri arttırmak gerekiyordu. Ben de başladım.
Sonra baktım pazarda 3 kilo soğan 20 lira, biber 10 lira, patlıcan 10 lira... Fiyatları görünce şok oldum, "İyi ki diyete başlamışım" dedim. Kiloyla almak ne demek. Tane tane yaptım alışverişi: 1 tane biber, 1 tane soğan, 1 tane patlıcan... Tam turp alacağım Trump'dan mesaj geldi: “Biz Suriye’den çekildikten sonra Kürtlere saldırırlarsa, Türkiye’yi ekonomik olarak çökertiriz” demiş. İştahım kesildi birden. Vazgeçtim, turp almadım... Rahip Brunson olayından sonra bu bünye kaldırmaz aynı şeyleri diye düşünerek bari bir ağrı kesici alayım dedim. Bir yerlerimin ağrıyacağı kesin! Baktım ilaç fiyatları da uçmuş... Valla en iyisini Aborjin yerlileri yapıyormuş diye geçirdim içimden. Başları ağrıyınca siyah yuvarlak bir taş arıyorlarmış. Maksat, ağrıyı unutmak olsun...
Her ne kadar diyetin 21 gün sürmesi gerekse de İlber Ortaylı'nın dediği gibi gelişmek istemeyen ülkeler sıralamasında yer aldığımız için uzun bir diyet olacağı aşikar.
Peki neden şeker diyeti? Meraklanmayın satılan şeker fabrikalarımızla ilgili değil... Daha çok şekerin vücuda verdiği zararlarla ilgili. Diyetisyen Derya Zünbülcan neden şeker diyeti yapmam gerektiğini kısaca şöyle açıkladı: "Kilo kontrolünden kalp sağlığına şekerin zararlı olduğunu hepimiz ezberledik. İlk işi bağışıklık sistemimizi bozması. Yani şeker yedikten sadece 2 saat sonra bedeniniz yüzde 50 savunma kabiliyetini kaybederek nefes alıyor. Vitamin ve mineral dengesinde eksiklik oluşturuyor. Bu da gün içindeki unutkanlıklarınızın, dramatik olarak tatlı isteklerinizin sebebi olabilir. Çocuklarda hiperaktiviteyi arttırıyor ve okul başarısını olumsuz etkiliyor. Şeker aynı zamanda kanser hücresini besliyor. Risk artıyor. Pahalı kremlerle nemlendirmeye çalıştığınız cildinizin nem dengesini bozuyor. Saçlardaki beyazları artırıyor. Özellikle göbekte yağlanma yapıyor. Astıma yatkınlık oluşturuyor."
Siz de benim gibi diyet yapacaksanız; sizden gizlenenlere, BMC fabrikasının nasıl el değiştirdiği gibi açıklanmayan şeylere dikkat edin. Mesela şeker kaynağı olan makarna ve salata soslarına, ketçapın içindekilere... Sonra maazallah çok kötü şeyler olabilir.
Unutma, Mucize Sensin! Her türlü kötülüğün önüne geçebilirsin.
Yorumlar -
Yorum Yaz