Değişimin içine yolculuk
Değişimin içine yolculuk
Benim için bahar ayları, doğanın değişimini izlediğim yolculuklar için biçilmiş kaftan. Yaşadığımız dünyanın bu yenilenme çabası, bana çok şey anlatıyor ve ilham veriyor. İçinde yol almak ve bazen durup onu dinlemek gibisi yok. Bu yüzden yaklaşan bayram ile ben de yeni bir gezi planı yaptım. Çok para harcamadan, birtakım zorlukları önceden kabullenerek, alacağım derslerin heyecanıyla Likya’da yürümek için gün sayıyorum.
***
Sürekli bir koşuşturmanın içindeyiz. İş, toplantılar, trafik, ev, faturalar… Bir de bunlara, ülkemizi ele geçirmek için çabalayan içerideki ve dışarıdaki düşmanların tehditlerinin artması eklendi. Hiçbir şeyin tam manasıyla tadını çıkaramıyor, gün boyu dolan zihnimizi boşaltamıyoruz. O da doldukça doluyor, her geçen an daha çok stresle birlikte yükleniyor. Anlarımız güzel bir çiçeğin kokusunu içimize çekmeden, doğanın güzelliklerini yeteri kadar yaşayamadan, yıldızları gözlemleyerek hayal kuramadan geçiyor. Tam da bu noktada kendimize bazı kaçamaklar yaratmamız gerektiğini düşünüyorum. Hem doğanın renk ve biçim değiştirişini izlerken bir bakıyorsunuz kendi içinizde de bir şeyler farklılaşıyor.
Benim rota, Fethiye’den başlayarak Antalya‘ya kadar uzanan ve tarihte Likya olarak adlandırılan Teke yarımadasını gösteriyor. Ama siz de kendinize başka bir rota çizebilirsiniz. Karia yolu önerebileceğim yerlerden bir başkasıdır. Geçtiğimiz yıl Karia sayesinde Marmaris‘in gizli kalmış tüm güzelliklerini görme fırsatı buldum. Derseniz ki yakınlarda bir yer olsun hem de az zamanımızı alsın, işte size İzmir’deki yürüyüş parkurları:
Balçova Behzat Tepesi Yeni Şakran Kale
Balçova Baraj Havzası
Vişneli Nif karlığı (Buca)
Gürle Köyü – Karatepe Örnekköy
Yukarı Kızılca – Mahmut Düzlüğü
Yukarı Kızılca – Mahmut Zirve
Yukarı Kızılca – Karlık Suyu
Özdere – Orman Kampı
Seferihisar – Teos
Ödemiş – Bademiye
Ödemiş – Bademiye Cevizlidağ
Menemen Çukurköy – Suuçan (Türkmen) Şelalesi
Çiçekliköy – Yakaköy
Ansızca – Topkaya
Kemalpaşa – Nif
Bağyurdu Üçpınarlar Dere Yatağı
Menderes Perlit Madeni – Cumaovası Göleti
Çamlık’tan Şirince
Örnekköy – Karagöl
***
Yolda olma hali, yeni insanlarla tanışmak, yeni bir yer keşfetmek ve dahası nefes alıp verdiğim her anı gördüğüm güzelliklerle birlikte hissetmek inanılmaz güzel bir duygu. Birçok arkadaşım yürüyerek yol almayı, çadır kurarak konaklamayı anlamakta zorlanıyor ve daha fazla konforu tercih ediyor. Bu çok normal. Zaten herkes aynı yöne bakmamalı. Açıkçası ben farklılıklardan yanayım. İnsanı da güzel kılan bu değil mi?
Geçenlerde bir yerde oturmuş soluklanıyordum, önümden saçlarını yeşile boyamış olan bir kız geçti. Yan masada oturan iki teyze, kızın arkasından demediklerini bırakmadı, sadece o değil tüm gençlere sayıp durdular. Ormanlar, binlerce farklı bitki ve hayvan türünü barındırıyor. Siz hiç onların birbirlerinin arkasından laf ettiğini duydunuz mu?
***
Hareket vakti öncesi heyecanlı ve hummalı bir hazırlık var. Etabı iyi belirlemek, gidilecek noktaları tek tek tespit etmek, güzergah üzerinde karşılaşılacak durumlar için a, b c planları hazırlamak ve hava durumuna iyi bakmak gerekiyor. Yürümekten ve spor yapmaktan hoşlanmıyorsanız, kendi içinizde bir disipline sahip değilseniz, aksi ve sürekli şikayet eden bir yapınız varsa hiç bulaşmayın derim. Hem kendinizi hem de sizinle birlikte yürüyenleri üzersiniz. Herkese iyi yolculuklar dilerken bir de yanınıza almanız gerekenlere bakalım:
– Bot
– Tozluk
– Baton
– Çanta
– Tişört
– Polar
– İç çamaşır
– Şapka
– Çadır
– Uyku tulumu
– Mat
– Tepe feneri
– Su ve yiyecek
– Kampçı tüpü
– Harita ve pusula
– Yedek piller
– Cep telefonu
Yolunuz açık olsun!
