Fazla iyisin
"Fazla iyisin"
Gözlerini kapattığında ne gördüğünü biliyorum... Dokunduğunda ne hissetmeye çalıştığını. Vardığın yerden geçtim ben. Çok kalabalıktı... Yüzlerinde bazen küçümser bir gülümseme bazen de acıyan bir bakışla, senin gibi konuşuyorlardı... Ceplerinden sarkan; ucuz planlar, garantili bir gelecek hayalleri vardı. "İyisin" dediler, "fazla iyisin"... "Ama iyi olmak yetmiyor. Burada kalmamalısın..." diye eklediler... Çıkmaz sokaklarında kaybolacağımı düşündüler. Sonra biraz zaman geçince bedenlerinden sıyrılıp yaralarını gösterdiler... Soyundular, kirlenen tenlerinden uzaklaşarak. Dövmelerinin gerçek nedenleri anlattılar, makyajla sakladıkları gözyaşlarının açtığı kanyonlarda dolaştırdılar...
Bir adam iyiyse ona ancak yaralar sunulurdu. Nadir bulunan bir bitki gibi bakılıp ve belki kocaman sarılıp, acılara iyi gelmesi beklenirdi.
Oradan geçtim ben, çoktular... Bir ellerinde hataları ve çocuklukları, bir ellerinde de çocukları vardı birçoğunun. Bekliyorlardı... Beklemenin sisli, kasvetli ve acı veren havasını soluyarak. Maskeleriyle korunmaya çalışarak... Maskeleri biraz aralandığında, şişiyordu gözleri... Görmek ağır geliyordu. Kaçak yapıyordu vicdanları. "Kader" dedikleri bir kağıt parçasıyla engellemeye çalışıyorlardı sızıntıyı... Sızıntı çok olduğunda da terk ediyorlardı. Ya geçmişi ya da geleceği...
Bir ceviz ağacının gölgesindeyim şimdi. Uzak olmak, uzak olmak değil. Yağmurlarla büyümeyi bekliyorum.
Gökmen Küçüktaşdemir
Yorumlar -
Yorum Yaz