Bilginin ışığında
Bilginin ışığında
Bugün ülkemizde ya da dünyada yaşanan sıkıntıların kökeninde iki kavramın eksikliği hissedilir. Bunlardan biri bilgi, diğeri de vicdandır. Vicdan olmadan bilginin çok da kıymeti yoktur. Oysa bilgi ile vicdanlara seslenilebilir, harekete geçmesi sağlanabilir. Yüzyıllardır yazarlar bilgi hammallığı yapıp, insanların zihinlerine ve yüreklerine dokunmaya çalışırlar. Böylece insani gelişimin ve değişimin önünü açmak, cehaleti bertaraf etmek, daha yaşanılabilir bir dünyaya sahip olmak isterler.
***
Geçtiğimiz günlerde yolum Didim'e düştü. İlçeye girene kadar yıllar önce gördüğüm bölgedeki yerleşimi ve özellikle de Altınkum'u belleğimde canlandırmaya çalıştım. Uzun ve güzel bir sahilde, parıldayan kumların hemen bitiminde beni karşılayan harika bir deniz dışında aklıma fazla bir şey gelmiyordu. Oysa dönüşte zihnimde, farklı bir Didim ve okuma, öğrenme arzusuyla dolu güzel insanlar vardı.
Bunun nedeni, konuk olarak katıldığım Didim Altınkum Yazarlar Festivali'ydi... Orada tanıştığım insanlar, kitaplarını imzaladığım okurlardı. Organizasyonu 9. yılına taşıyan Festival Koordinatörü Hayri Kandemir'di...
O benim "Kötü tüccarlar" dediğim yazarları bir araya getirip okurlarla buluşturan, halkın aydınlanması için çabalayan, hayatını buna adayan bir adam.
***
Çeşitli kurumlarda çalıştıktan sonra emekli olup İzmir'de kitapçılığa soyunan Hayri Kandemir, 22 yıl önce çok sevdiği Didim'e yerleşmiş. Kandemir, işine burada da devam edince ilçenin tek kitapçısı olmuş. Ama bir süre sonra o kadar çok korsan kitap satan türemiş ki, Hayri Kandemir birkaç kez iflasın eşiğine gelmiş. Yine de pes etmemiş ve mücadeleye devam etmiş.
Okurlarla yazarları bir araya getirmek için imza günleri düzenlemeye başlamış. Kendisine de ilk destek veren Muzaffer İzgü olmuş. Onun arkasından da birçok yazar gelmiş. Bir süre sonra, imza günlerine gösterilen ilgi üzerine, bir festival düzenlemeye karar vermiş. Didim Belediyesi ve birkaç sponsorun desteğiyle 9 yıl önce ilk Altınkum Yazar Festivali'ni başlatmış.
Halkın aydınlanması için çalışırken göz damarlarındaki kuruluk ve yüksek şekerden, kendisi karanlığa gömülmüş. Ama o karanlıktan korkmuyor. Onun korkusu insanların bilgisizliğin dehlizlerinde kaybolması. Tek dileği de gerçekleştirdiği festival hayalini sürdürmek, başka kasaba ve kentlere yayılmasını sağlamak... Sadece ışık huzmelerini görebilen Kandemir, "Her gün sabah ezanında uyanıyorum ve acaba tamamen karanlığa gömüleceğim gün bugün mü diye kendime soruyorum" dediğinde tek yapabildiğim, içimden şükretmek ve azmine bir kez daha hayran olmaktı.
***
Kandemir, aynı zamanda Didim'in en sevdiği yüzlerden biri... Herkes onu tanıyor ve büyük saygı duyuyor. Festival zamanında ona en çok üniversite öğrencisi oğlu Ege yardımcı oluyor. Bu yıl düzenlenen festivale 32 yazar katılıyor. Programda 3 konser, bir de söyleşi var. Didim Belediye Başkanı Mümin Kamacı'nın büyük destek verdiği ve 15 Ağustos'a kadar sürecek festivalin bu yılki konuklardan bazıları şöyle: Ayşe Kulin, Canan Tan, Nalan Tuntaş, Güldal Mumcu, Nedim Şener, Enver Aysever, Cezmi Ersöz, Muzaffer İzgü, Hidayet Karakuş, Yaşar Nuri Öztürk, Ömer Köroğlu ve Tayfun Talipoğlu.
Umarım sizin de yolunuz Didim'e düşer ya da oradan yayınlan ışık sizi yakalar...
Yorumlar -
Yorum Yaz