Ege, müzik ve aşk

Bugünlerde vizyonda, büyük bölümü Ayvalık ve Altınoluk'ta geçen sevimli bir film var: Uzun Hikaye... İşte o filmde, olayları anlatan delikanlı, "Bana nerelisin diye sorduklarında, Sevda köylüyüm cevabını veriyorum" diyor ya... Benim de içimden "Egeli'yim" demek geçiyor...

Halikarnas Balıkçısı'nın öykülerinde olduğu gibi, ben her zaman Ege kıyılarını ve denizini tercih edenlerdenim...

***

Kış yaklaştıkça sahil kasabalarının değişen yüzü ve sakin görünümü beni daha çok kendine çekiyor. Doğanın sarı ve kahverengi tonları huzur veriyor... Geçtiğimiz günlerde bu gel-gitlerden birinde Bodrum'da bir kahvehanede buldum kendimi... Bir yandan çektiğim fotoğraflara bakıp, bir yandan da çaycıyla sohbet ederken o bölgeye ait bir türkü geldi kulağıma...

"Şu Bodrum'un dağlarında ceylanlar dolaşır
Kara haber Mefaret Hanıma pek tez ulaşır."

Türkü intihar eden Türkiye'nin ilk kadın hakimlerinden Mefaret Tüzün'ü anlatıyordu. Türkan Şoray'ın hem yönetmen hem oyuncu olarak yer aldığı 'Hakim Hanım' filmine de ilham veren hikayenin kahramanının neden hayatına son verdiği, bugün bile hala tam olarak bilinmiyor. Bölge halkı da 58 yıl önce ölen hakim hakkında farklı hikayeler anlatıyor. Hikayeler farklı olsa da, benim de öğrendiğim tek ortak nokta, Tüzün Hanım'ın çektiği aşk acısı...

***

"Neyi arıyorsan sen osun. Zulmün peşindeysen zalimsin, aşkı arıyorsan aşık" der ya Mevlana, Ege en güzel aşk hikayelerini barındırıyor içinde. Bodrum'dan dönerken uğradığım Kuşadası'nda, meyve suyu almak için girdiğim bir bakkalın sahibi de bana ayaküstü, Avusturalyalı sevgilisiyle yaşadığı muazzam aşkı anlatmıştı. Onlar şanslıymışlar. Çeşitli badirelerden sonra kadının Kuşadası'na yerleşmesiyle hikayeleri mutlu sonla bitmiş.

Kulağım bu kez bir başka şarkıda... O da aşktan bahsediyor... Geçtiğimiz Nisan ayında kaybettiğimiz Ayten Alpman'ın 1973 yılında çıkardığı albümden bir şarkı: "Sevince her şey başka."

Bu kez Alaçatı'dayım... Alaçatı Belediyesi, Bu'ra Lokal ve Kesre Otel'in işbirliğiyle hazırlanan Caz Festivali'nde... Önce özlem gidermek istermiş gibi kısa bir Alaçatı turu, sonra da konserin yapılacağı mekana yolculuk. Bu'ra, Alaçatı'nın merkezinde... Hem Alaçatı hem Bu'ra beklemediğim kadar kalabalık... İçerde yer kalmadığı için insanlar sokaklarda. Ellerinde içkileri Ayşe Gencer ve Ece Göksu'nun söylediği şarkıları dinliyorlar. Çok sevdiğim dostlarımla birlikteyim. Bir piyanist olan Oktay Durna, "Caz aslında, farklı müzikal yapısıyla müzisyenlerin müziğidir" dese de, ben büyük bir keyifle gece boyunca ruhumu doyurdum.

***

Adil yaşamın ve aşkın peşinden sürüklenen bir ailenin hayatının anlatıldığı Uzun Hikaye'ye geri dönersek... Bulgaryalı Ali (Kenan İmirzalıoğlu) filmin bir sahnesinde oğluna şöyle bir laf eder: "Her şeyin olduğu gibi sevdanın da bir kanunu vardır. Sevenleri hiç bir kuvvet ayıramaz."

Bu sözü onaylar gibi Efes Pilsen Blues Festivali'yle blues sevenlerin arasını hiç kimse açamıyor. Blues coşkusu, bu yıl da bugün Denizli Richmond Pamukkale SPA Hotel'de, 28 Kasım'da Balıkesir Asya Pamukçu Termal Otel'de ve 7-8 Aralık günleri de İzmir Arena'da yaşanacak. Benden söylemesi...

Dip not:

Alaçatı Jazz Rüzgarı ile ilgili bana gelen tek ve en büyük şikayet, ücretlerin daha makul bir noktaya çekilmesiydi. Bunu da belirtmeden edemedim. Bu akşam Şenay Lambaoğlu'nun söyleyeceği şarkılara, saksafonda Kürşat Başar, piyanoda Burçin Büke, kontrabasta Uğur Yalçın ve davulda Ayhan Öztoplu eşlik edecek.

10 Kasım'da da Fatih Erkoç'u dinleyebilirsiniz.