Oscar ödülleri ve favorilerim
Akademi tarafından açıklanan 2012 Oscar adayları arasında siyah-beyaz ve sessiz bir film olan "The Artist" yine başı çekiyor. Aynı film son zamanlarda aralarında 2012 Altın Küre Ödülleri’nin de bulunduğu birçok platformda en iyi film seçilmişti. En iyi film adayları arasında "Moneyball", "The Tree of Life" ve "Hugo" gibi filmler de yer alıyor.
Açıklanan 2012 Oscar adayları arasında dikkat çeken bir diğer film başrolünü George Clooney’nin oynadığı ve kendisinin yönettiği "The Descendants" adlı film. En iyi erkek oyuncu ödülüne yukarıda adı geçen söz konusu iki filmin başrol oyuncuları George Clooney ve Jean Dujardin de aday gösterilirken, İngiltere eski başbakanı Margaret Thatcher'in hayatını canlandırdığı "The Iron Lady" filmiyle Meryl Streep en iyi kadın oyuncu ödülüne aday gösterildi. 2012 Oscar Ödül töreni 26 Şubat'ta Los Angeles Hollywood’daki Kodak sinemasında yer alacak.
İşte kategoriler, adaylar ve favorilerim:
En İyi Film:
War Horse
Artist - Favori 2
Moneyball
The Tree of Life
Midnight in Paris
The Help
Hugo - Favori 1
The Descendants
Çok Gürültülü ve Çok Yakın (Extremely Loud And Incredibly Close)
En İyi Erkek Oyuncu
Demian Bichir "A Better Life"
George Clooney "The Descendants" - Favori 2
Jean Dujardin "The Artist" - Favori 1
Gary Oldman "Tinker Tailor Soldier Spy"
Brad Pitt "Moneyball"
En İyi Kadın Oyuncu
Glenn Close "Albert Nobbs"
Viola Davis "The Help"
Rooney Mara "The Girl with the Dragon Tattoo"
Meryl Streep "The Iron Lady" - Favori 1
Michelle Williams "My Week with Marilyn - Favori 2
En İyi Yönetmen
Martin Scorsese - ''Hugo'' - Favori 1
Wood Allen - ''Midnight in Paris''
Michel Hazanavicius – ''The Artist''
Terrence Mallick - ''The Tree of Life'' - Favori 2
Alexander Payne ''The Descendants''
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
Kenneth Branagh ''My Week With Marilyn''
Jonah Hill ''Moneyball' - Favori 1
Nick Nolte ''Warrior''
Christopher Plummer ''Beginners''
Max von Sydow ''Extremely Loud and Incredibly Close''
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
Berenice Bejo ''The Artist'
Jessiaca Chastain ''The Help'' - Favori 2
Melissa McCarthy ''Bridesmaids''
Janet McTeer ''Albert Nobbs''
Octavia Spencer ''The Help'' - Favori 1
En İyi Görüntü Yönetimi
Guillaume Schiffman ''The Artist' - Favori 2
Jeff Cronenweth ''The Girl the Dragon Tattoo''
Robert Richardson ''Hugo'' - Favori 1
Emmanuel Lubezki ''The Tree of Life''
Janusz Kaminski ''War Horse'
En İyi Animasyon
A Cat in Paris
Chico & Rita
Kung Fu Panda 2 - Favori 1
Puss in Boots
Rango
En İyi Orijinal Senaryo
Michel Hazanavicius – ''The Artist''
Annie Mumolo & Kristen Wiig ''Bridesmaids'' - Favori 1
J.C. Chandor ''Margin Call''" Woody Allen "Midnight in Paris''
Asgar Farhadi ''A Seperation''
En İyi Uyarlama Senaryo
Alexander Payne ve Nat Faxon & Jim Rash "The Descendants"
John Logan ''Hugo'' - Favori 1
George Clooney & Grant Heslov ve Beau Willimon ''The Ides of March''
Steven Zaillian ve Aaron Sorkin ''Moneyball
Bridget O'Connor & Peter Straughan ''Tinker Tailor Soldier Spy''
En İyi Görüntü Yönetimi
Guillaume Schiffman ''The Artist'
Jeff Cronenweth ''The Girl the Dragon Tattoo''
Robert Richardson ''Hugo''
Emmanuel Lubezki ''The Tree of Life''
Janusz Kaminski ''War Horse'
İşte detaylar
SAVAŞ ATI (War Horse)
1. Dünya Savaşı sırasında kırsal İngiltere ve Avrupa arasında geçen “Savaş Atı”, Joey adlı bir at ile onu evcilleştirip eğiten Albert adında genç bir adam arasındaki muazzam dostlukla başlıyor. İkili mecburen ayrı düşüyor. Atın savaş boyunca yaptığı sıra dışı yolculuğu anlatan film tarafsız topraklarda duygusal sona yaklaşırken atın karşılaştığı herkesin, İngiliz süvarilerin, Alman askerlerinin, bir Fransız çiftçi ve onun torunun hayatlarını nasıl değiştirdiğini konu ediyor. Hayvanlara bir Oscar verilse kesinlikle bu at ödülü alırdı. Çok etkileyici bir film… Görsel yönetmeni de hayli başarılı olduğunu söyleyebilirim. Güçlü adaylardan biri…
ARTİST
2011 Cannes En İyi Erkek Oyuncu (Jean Dujardin) muhteşem performansıyla şimdiden Oscar'larda adı geçen Jean Dujardin bu filmde, sesli filmlerin piyasaya çıkmasıyla kariyeri dibe vuran bir aktörü canlandırıyor. Hollywood, sene 1927… Erişilmez karizmasıyla George Valentin hem izleyicilerin hem yapımcıların göz bebeği. Ancak sinemada ses kullanılmaya başlayınca bir gecede gözden düşüyor. Yanında bitiveren gencecik oyuncu adayı Peppy Miller'ın gözüyse yükseklerde… Konuşmasız, siyah-beyaz eski filmler gibi saniyede 22 kare çekilen Artist, sessiz filmlere bir saygı duruşu, sinemaseverlere bir armağan… Filmle ilgili ön yargılarım vardı ama sıkılmadan izledim. En İyi Erkek oyuncu ödülünü alacağını düşünüyorum.
KAZANMA SANATI (Moneyball)
Gazeteci-yazar Michael Lewis 'in Oakland A beysbol takımının gerçek öyküsünü anlatan aynı isimli kitabından uyarlanan film, Oakland Athletics beyzbol takımının genel menajeri Billy Beane ve onun zorluklara rağmen mücadele edip modern analitik yöntemlerle takımına başarı kazandırması üzerine kurulu... Brad Pitt iyi bir oyun sergilese de bu filmden çok umutlu olmadığımı söyleyebilirim.
HAYAT AĞACI (The Tree of Life)
Film ortalama bir Amerikan ailesinin yas hikayesinden yola çıkarak, ailevi ilişkiler, otorite, inanç, aşk gibi kavramlar başta olmak üzere neredeyse insana dair her şeyi geniş bir pencereden sorguluyor. Malick'in üç erkek çocuk, bir baba ve bir anneden oluşan tipik banliyö ailesi, insanoğlunun zaman ötesi yolculuğundaki küçücük bir noktadan fazlası değil aslında. Malick, ani zaman atlamalarıyla, dününü, bugününü ve yarınını çok yenilikçi bir kurguyla seyrettiğimiz ailenin üzerinden insanı, dünyayı, evrimi ve Tanrı'yı agnostik bir bakış açısıyla karşı karşıya getiriyor ve hazmı son derece zor bir başyapıtla sinema evreninde yeni boyut kapılarını zorluyor.
PARİS GECELERİ (Midnight in Paris)
Sonbaharda evlenecek olan Amerikalı nişanlı çift Gil ve Inez, Inez'in babasının iş gereği Paris'e gelmesini fırsat bilip, küçük bir tatil için bu gözde Avrupa şehrinin yolunu tutarlar. Başta her şey eğlence dolu bir Avrupa kentini gezmekten ibaretken, özellikle damat adayın Gil'in Paris caddelerinde gece yarısı yaşadığı gerçek üstü maceralar sadece onun değil tüm ailenin hayatını değiştirecektir...
Zira bu genç adam, Paris’e büyük bir aşk beslemeye başlar ve edebiyatçı kimliği ve tutkusu pekişir...
64. Cannes Film Festivali'nin açılış filmi olan Woody Allen yönetmenliğindeki Paris'te Gece Yarısı'nın başrollerini Owen Wilson ve Rachel McAdams paylaşırken Gil'in edebiyat dünyasında karşılaştığı yıldızları Marion Cotillard, Kathy Bates, Carla Bruni, Adrien Brody gibi zengin bir oyuncu kadrosu canlandırıyor. Tam bir Paris tanıtımı olan film başta biraz sıksa da sonlara doğru kendini toparlıyor. Bu filmden çok beklentim yok.
DUYGULARIN RENGİ (The Help)
'New York Times En Çok Satanlar’ listesinde bir numara olan ve hakkında çok konuşulan kitaptan uyarlanan 'The Help' 3 cesur kadının şehirdeki katı kuralları ve yerleşik davranışları aralarında gelişen alışılmadık bir arkadaşlıkla nasıl bozduklarının hikayesi anlatılıyor... 1960’lı yılların Mississippi’sinde üç farklı ve sıra dışı kişilikleri canlandıran bu cesur kadınlar, kendilerini tehlikeye atan ve toplumsal kurallara karşı gelen gizli bir yazı projesi sayesinde alışılmadık bir dostluk kurarlar. Beklenmedik bu ittifaktan, önemli bir kardeşlik doğar. Hepsi, onları tanımlayan sınırları aşma cesaretini kendilerinde bulur ve bu sınırların bazen aşılmak için konulduğunu fark eder. Bu, şehirdeki herkesi değişen zamanlarla karşı karşıya getirmek demek olsa bile...Dokunaklı, esprili ve umut dolu bir film olan 'The Help', değişim yaratabilmekle ilgili evrensel bir hikaye… Etkileyici bir film gözyaşı da dökebilirsiniz çok da gülebilirsiniz. Ben çok keyif aldım bu filmden. En iyi yardımcı kadın oyuncu ödülünü filmdeki kadınlardan biri olan Octavia Spencer’ın alacağını düşünüyorum.
HUGO
Brian Selznick’in "The Invention of Hugo Cabret" adlı çocuk romanından uyarlanmış olan film, Paris tren istasyonunun duvarları arasında yaşayan ve saatlerden sorumlu olan kimsesiz bir çocuğun, bir gün saati tamir etmeye çalışmasıyla yaşadığı gizemli macerayı konu ediyor. 3 boyutlu bir macera filmi olan Hugo, usta yönetmen Martin Scorsese'nin de ilk 3D denemesi.
2007'de yayınlanmış olan tarihi-kurgusal kitabın ise yarısı fotoğraflardan oluşuyor. Görsellerin kelimelerden daha fazla şey anlattığı bu ilginç kitap, 2008 Caldecott Madalyasına layık görüldü. Kitabın ilk ilham kaynağı, Georges Méliés filmleri ve yönetmenin mekanik figür koleksiyonları imiş. Konunun dışında efektler ve görüntü çok başarılıydı. En iyi film, en iyi uyarlama ve en iyi görüntü başta olmak üzere Hugo’nun çok sayıda ödül alacağını umuyorum.
Toprak sahibi zengin bir baba olan Matt King (George Clooney), eşinin trajik bir bot kazası geçirmesinden sonra, geride kalan iki kızı ile ilişkisinin hiç de hayal ettiği gibi olmadığını fark eder. Matt, kızları ile olan ilişkisini düzeltmeye kararlıdır fakat gittikçe kötüye giden akıl sağlığı onun için hayatı oldukça zorlaştıracaktır. Konusu ve bakış açısı bana ilginç gelen bir film. İnsanın kendi kendisine çokça soru sormasını sağlıyor. Bunlardan biri aldatıldığınızı öğrendiğiniz de karınız hastanede ve ölmek üzere olsaydı ne yaparsınız? Bahama adalarında çekilen film görsel olarak da çok zengin.
Çok Gürültülü ve Çok Yakın (Extremely Loud And Incredibly Close)
Oskar (Thomas Horn) dokuz yaşlarında, zeki, meraklı ve keşfetme düşkünü bir çocuktur. Babası (Tom Hanks),11 Eylül saldırısında hayatını kaybedince, Oskar depresyonun eşiğindeki annesi (Sandra Bullock) gibi mutsuzluğa ve karamsarlığa kapılmaktansa, babasının New York şehrinde kendisi için bıraktığı bir iz, gizemli bir ip ucu aramaya başlar. Elinde sadece dolaptan çıkan bir anahtar ve keşfetme azmi vardır. Babasını kaybetmiş olmasının acısını, hiç bilmediği hayatları yeniden öğrenerek başka bir boyuta taşır...
Okuyucu, Saatler gibi oldukça başarılı uyarlamaların yönetmeni olarak tanıdığımız yapımcı ve yönetmen Stephen Daldry'nin imza attığı yapımın senaryosunu ise 1994'te Forrest Gump filminin senaryosu ile uyarlama dalında Oscar alan Eric Roth, yazar Jonathan Safran Foer'ın aynı adlı romanından uyarladı. Başrolleri ise Tom Hanks, Sandra Bullock ve küçük oyuncu Thomas Horn paylaşıyor...
Travmatik bir dramdan yola çıkıp, umut verici bir hikaye anlatan yapım 16 Mart 2012'de ülkemizde vizyona girecek... Bence küçük oyuncu Thomas Horn’a da bir ödül verilmeli muhteşem bir oyun çıkarmış. Filmin özelikle final sahnesi çok etkileyici… Ben bu film oscar alırsa şaşırmam sevinirim bile.