Caz Festivali ve İzmir'in

yaptığı güç birliği

Dünya kentleri daha fazla insan ve yatırım çekmek, kendilerini uluslararası arenada tanıtmak için birbiriyle yarışıyor. Bu rekabet içerisinde şehirleri bir adım öne taşıyan festivallerin önemi de her geçen gün artıyor. Yerel yönetimlerin ve sivil toplum örgütlerinin en iyi organizasyonları gerçekleştirmek için harcadıkları emek çok büyük. Yaptıkları festivallerle tanınan Cannes, Nice, Barselona, Berlin, Venedik ve Sizget gibi Avrupa kentleri arasında İzmir'in de yer alması çok da zor değil...
Bu konuda İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV) çok önemli deneyimlere sahip. Yıllardır çok başarılı organizasyonlara imza atan İKSEV, bugünlerde de 19. İzmir Avrupa Caz Festivali'ne hazırlanıyor.
İzmir'de caz dinlemek için çok fazla mekan yok. Hatta sayıları bir elin parmaklarını geçmez. Var olan mekanlarda da dünyaca tanınmış isimleri görmek biraz zor. Bu nedenle Caz Festivali, İzmir'e değer katan organizasyonların başında geliyor.

***

Festival bu yıl, Hollanda Kraliyeti Büyükelçiliği, Polonya Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu, İzmir İtalyan Konsolosluğu, İzmir Goethe Enstitüsü, İzmir Fransız Kültür Merkezi ve Avusturya Kültür Ofisi'nin iş birliği ile düzenleniyor. Ayrıca Valilik ve Büyükşehir Belediyesi de festivali destekliyor. 3 Mart 2012 Cumartesi günü Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde açılacak festivalde 9 konser, 3 workshop, 1 sergi ve 1 seminer yer alıyor. Merakla beklediğim açılış konserinde, Alex Simu (saksafon, klarnet), Osama Abdulrasol (kanun), Mehmet Polat (ud), Sjahin During'den (Afrika-Anadolu perküsyonları) oluşan Arifa'ya, tanınmış neyzen Şenol Filiz eşlik edecek.

***

17 Mart'a kadar sürecek konserlerin dışında, caz eğitimi olanaklarının kısıtlı olduğu İzmir'de, festival bünyesinde bu yıl da eğitim faaliyetleri yapılacak. İtalyan topluluk Livio Minafra Quartet yönetiminde yapılacak açık caz orkestrası atölyesinin yanı sıra, Alman sanatçılar Uwe Kropinski ve Joe Sachse üç günlük gitar atölyesini, doğaçlamalarıyla ünlü Hollanda cazının temsilcileri ICP Orkestrası da iki günlük "İmpro Dutch Academy"yi yürütecek.
İKSEV Yönetim Kurulu Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper, birçok kurumla iş birliği yaparak düzenledikleri Festival'de, caza yön verenleri İzmir'e getirmek için çalıştıklarını söylerken hazırladıkları program bunu kanıtlar nitelikte. Festival'in konukları arasında Saxofour (Avusturya), Livio Minafra Quarttet (İtalya), Uwe Kropinski& Joe Sachse (Almanya), Açık Caz Orkestrası, Geraldine Laurent Trio (Fransa), ICP Orchestra (Hollanda), Tomasz Stanko Quartet (Polonya) ve Paganini Trio yer alıyor.

***

İKSEV'in sürpizleri bununla da bitmiyor. Bu yıl ve önümüzdeki yıl gerçekleşecek Uluslarası İzmir Festivali'nden de sizlere bir iki haber vereyim.
Bunlardan biri, İzmir'in bu yaz yapılacak festivalde Berlin Filarmoni Orkestrası'nı, gelecek yıl da New York Flarmoni Orkestrası'nı ağırlayacak olması. Bilindiği gibi bu iki orkestra da dünyanın en iyi orkestralarının başında geliyor.
Ayrıca yine bu yıl İzmir, Türkiye'de ilk kez yapılacak çok farklı bir konsere de ev sahipliği yapacak. İşin ilginç olan tarafı tarihi Havagazı Fabrikası'nda yapılacak olan etkinlikte, konsere gelenlerin müzisyen olarak sahne alacak olması. Kurulacak dijital düzeneklerle bir bilgisayar oyunu oynar gibi bir orkestra elemanının yerine geçebileceksiniz. Yani konser sizin çalacağınız keman, davul, viyolensel gibi aletlerle gerçekleşecek... RE-RITE ile Philharmonia Orkestrası'nın digital elemanlarından biri olacaksınız... Bu projeyi duyduğumda çok heyecanlandım. Büyük ilgi göreceğinden de eminim...
Bu tür festivaller kentin organizasyon yapma yeteneğini geliştiriyor. El birliği ile ortaya çıkarılan etkinlikler, kent için çok önemli. Hele ki EXPO gibi dev bir organizasyona aday olan İzmir için...
Bu güç birliğinin ve festivallerin devam etmesi dileğiyle...