Festival heyecanı
Herkesin kendisini ifade ettiği bir yol vardır. İçinizdeki fırtınayı dindirmek için kimi zaman bir fırçanın ucundaki boyada ararsınız kerameti, kimi zaman da beyaz bir sayfanın üzerinde dans eden kelimeler arasında. Zihninizdeki çığlık büyüdükçe daha büyük kitlelere ulaşmak istersiniz, anlatmak için hayallerinizi...
Sinema da bir yoldur varmak istediğiniz yere uzanan. Kısa film ise bilinenin aksine bu yolun zor kısmıdır. Çünkü az zamanda çok şey anlatmak, anlatılanla da izleyiciyi etkilemek hüner gerektirir. Yani ülkemizde sanıldığı gibi 'amatör işi' değildir. Kısa film için iyi bir fikriniz ve paranız olabilir ama bunlar yetmez... Bunların dışında iyi bir ekip, hava koşulları gibi birçok etkenin olumlu şekilde yanyana gelmesi gerekir.
***
Sonunda filminiz bitse de, aslında her şey bitmez... Bu kez eserinizin herkes tarafından izlenmesini istersiniz.
Festivaller de bu mecralardan biridir. Yaptığınız iş beğenilirse, bu organizasyonlar hem filminizi izleyiciyle buluşturur hem birikimlerinizi besler hem de kariyerinize önemli etkisi olabilir.
Bir film çekmekten daha zor olanı ise her yıl kendini yenileyen, geliştiren ve uluslararası tanınırlığı olan bir festival düzenlemektir. Ne şanslıyız ki İzmir böyle bir festivale sahip. Hem de 12 yıldır... Kentin yöneticileri tarafından görmezden gelinse de, önemsiz görülse de bu süreklilik hali bir başarı hikayesidir.
***
Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali'nin açılışı önceki gece gerçekleşti.
12 yıl önce bu organizasyonun temellerini atan Kayhan Kırmızıgül'ün geçen zaman içinde festivali ayakta tutmak için neler yaşadığına tanık olan biri olarak, kente kattıklarından dolayı kendisine teşekkür etmek istiyorum.
Düzenlediği etkinliklerle dünyada marka haline gelen şehirleri anımsadıkça Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali'nin daha çok destek görmesi gerektiğini düşünüyorum. Başta festivale kapılarını açan Fransız Kültür Merkezi'ne, etkinliğe destek veren kurum ve kuruluşlara da örnek oldukları için teşekkür etmeliyiz.
Unutulmamalıdır ki bu festivale yapılan her katkı, şehrin yükselişi için konulan bir tuğla gibidir.
***
Kusur bulmak kolaydır... Açılış gecesinde de eksiklikler görenler olabilir. Ama daha iyisine ulaşmak, festival heyecanını geleceğe taşımak için 5 gün süren bu organizasyonu hazırlayan bu yıl Nesim Bencoya yönetimindeki tüm ekibi yürekten kutluyorum.
Dip not
BU yılki festivalde ilginç olan şey film gösterileri, söyleşi ve paneller değil... Ya da 65 ülkeden gelen 1300 filmin yaptığı başvuru da değil... Bu yılki festivali ilginç kılan festivale İzmir'den katılan hiç film olmaması... Oysa Altın Portakal başta olmak üzere, birçok festivalden ödülle dönen genç yönetmenimiz olduğunu biliyorum... Sanırım kendilerini bir sonraki festivale sakladılar... Bu arada kısa film izlemek isteyenlere festivalin açılış filmi olan 'Ayı' flimiyle, '3 Saat', 'Dünyanın Sonu', 'Takip', 'Bir Tutam Yaz' ve 'Piano' filmlerini önerebilirim...